Tartışma toplantılarının bu seneki üçüncü oturumu için 31 Mart Cumartesi günü 15.00-18.30 arası Mecra'dayız. Etkinliğin duyurusunu aşağıda bulabilirsiniz:
Orkun Doğan ve Umut Kocagöz
Gıda krizi, gıda terörü, gıda güvenliği… Her gün haber bültenlerinde faklı
bir gıda ürünü ile ilgili bir skandal yansıyor. Bugün ne yemeli, neyle
beslenmeli sorusu ve bunlara verilen yanıtlar farklı toplumsal kesimleri
ortaklaştıran ve ayıran bir düzlem olarak daha önce olmadığı kadar önemli bir
tartışma ve politika alanı. Peki, bu mesele bugün Türkiye’de nasıl
tartışılmaktadır?
Organik, ekolojik, doğal, yerel, köy üretimi, iyi tarım… Kentliler olarak
gıdayla bu kodlar üzerinden ilişkileniyoruz.. Alışveriş mekanları, pazarlar ve
reyonlar bu kodlar aracılığıyla bizi sınıflarımıza ayırıyor. Bu kodların
sunulduğu etiketler raflarda, ürünlerin üzerini örtüyor. Peki, bu örtüyü
kaldırdığımızda nasıl bir tablo ile karşılaşıyoruz?
Kırda ciddi bir dönüşüm yaşandığı geçtiğimiz dönemde en çok enerji ve maden
projeleri üzerinden kendini gösterdi. Halbuki köyler, esas itibariyle gıda
üretimin merkezi, köylülük de hem kendisi hem de toplum için gıda üreten temel
toplumsal aktör idi. Dolayısıyla, kır ekolojisinin yaşadığı dönüşüm ile gıda
arasındaki rabıta, hem toplumsal dönüşümü anlamak, hem de kırdaki imkan ve
sınırları keşfetmek ve tartışmak anlamına gelebilir.
Biz bu oturumda “gıda egemenliği”
kavramı ile bu rabıtayı araştıracak, gıda egemenliğinin ne tür bir toplumsal
alternatif önerebileceğini tartışmaya açacağız. Böylece, hem kırdaki dönüşümü
anlamaya dair çeşitli kimliksel nitelemelerin (çevreci, ekolojist, yaşam alanı
savunucusu vb.) ötesine geçen bir toplumsal aktör tanımını tartışmaya açacak,
hem de kır-kent ilişkisinin nasıl alternatif biçimlerde inşa edilebileceğini
konuşacağız.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder